Dünya’nın tam ortası neresi hiç düşündünüz mü? Ya da yerküreyi 2’ye bölen hayali çizgi ekvatoru? Hepimiz coğrafya derslerinde ekvator hakkında bilgi sahibi olmuşuzdur. Peki, onu geçmeye ne dersiniz? İşte Quito size bu imkânı sunuyor!
Yerküreyi 2’ye bölen hayali bir çizgi olan Ekvator’a en yakın büyük şehir olan Quito, aynı zamanda Güney Amerika kültürünün de en iyi deneyimleneceği şehirlerden biri olmasıyla ön plana çıkıyor. And Dağları’nın eteklerinde yer alan ve çok sayıda volkana sahip olan Quito, aynı zamanda derinlerinde vahşi yaşamın da sürdüğü bir lokasyon. Macera severlerin oldukça dikkatini çeken şehir, hareketli hayatı ve misafirperver inşaları ile ziyaretçilerini bekliyor.
Ekvador oldukça küçük bir ülke. Quito’da bu küçük ülkenin tam ortasında yer alıyor. Gezginler tarafından genellikle göz ardı edilen Quito, beklenenden çok daha fazlasını veren bir şehir. Bu nedenle de ziyaretçilerini oldukça şaşırtıyor.
Tarihi mekânlar, lezzetli bir yemek kültürü, canlı Latin gece hayatı ve çok daha fazlası. İlginç bir deneyim sizi beklerken, hepsini aynı anda yaşamak için bu şehre en az 2-3 gün ayırmanızı öneririz!
Quito Gezi Rehberi
Oldukça yüksek bir rakıma sahip olan Quito iklimine alışmak ilk gün zaman alabilir. Bu nedenle ilk gün kendinizi yorgun hissetmeniz beklenen ve normal bir durum. Şehri gezmeye başlamak için çok sayıda seçenek var. Bu seçeneklerden en mantıklısı ücretsiz yürüyüş turlarıdır. Yerel bir rehber eşliğinde şehirde ki tarihi mekânları görebileceğiniz ücretsiz yürüyüş turları sayesinde en önemli lokasyonları kaçırmamış olursunuz. Peki, Quito’da gezilecek yerler nelerdir ve bu macera dolu şehirde ne yapılır?
Ekvatoru geçin: Henüz GPS icat edilmediği zamanlarda, ekvatorun yerini belli eden bir anıt yapıldı. Bu anıta sahte anıt ismi veriliyor. Ekvatorun yerini belli ettiği hesap edilen anıtın GPS icat edildikten sonra yanlış bir konumda olduğu fark edildi. Ancak yine de görülmesi gereken bir yer. Anıtı gezin ve ona yakın konumda olan ekvatoru mutlaka geçin!
El Panecillo Tepesi: Şehri kuş bakışı izleyebileceğiniz en güzel nokta diyebiliriz. Eşsiz manzarasıyla ünlü olan bu tepede zamanında İnkalar tarafından güneşi onurlandırmak adına inşa edilmiş bir İnka tapınağı yapıldı. Tapınağın inşasından çok uzun yıllar sonra İspanyollar tepeye gözcülük amaçlı bir kale inşa etti. Bunun yanı sıra tepede bir de 40 metrelik bir Meryem Ana heykeli yer alıyor.
Plaza Grande: Bölge kiliseleriyle ünlüdür. Hatta görenler bölgede ki kilise sayısının çokluğuna bir hayli şaşırıyor. Çok sayıda kilise olsa da bu kiliselerin hiç birinin sizi hayal kırıklığına uğratmayacağına emin olabilirsiniz. Birbirinden güzel mimarileri ve büyüleyici iç tasarımları ile Plaza Grande bölgesinde ki kiliselerin tamamı görülmeye değer!
Basílica Del Voto Nacional Kuleleri: Tüm ihtişamıyla ziyaretçileri karşılayan bu iki kule adeta bir kartpostaldan fırlamış gibi duruyor. Şehrin fotoğraf çekmek için de en popüler mekânlarından biri olan Basilica Del Voto Nacional kulelerine çıkmak ise biraz zahmetli. Yine de çıktığınız zaman eşsiz bir manzaranın sizi bekleyeceğini bilmelisiniz!
Quito Botanik Bahçesi: Birbirinden ilginç etçil bitkilerin yer aldığı botanik bahçesinin konsepti, Ekvador’da bulunabilen tipik ortamları yeniden üretmektir. Ayrıca bahçenin her yerinde karşınıza çıkacak rengârenk orkidelerin de gününüze neşe katacağını bilmelisiniz.
Pichinca Yanardağı: Oldukça yüksek bir alanda bulunan yanardağa gitmek için teleferik kullanmak gerekiyor. Bölgeye varmak için bineceğiniz teleferikten şehrin en eşsiz manzaralarını izleyebilirsiniz!
Ayrıca bu teleferiğin, dünyanın en büyük 2. Teleferiğidir.
Merkez Bankası Müzesi: İçerisinde oldukça kapsamlı şeyler göreceğiniz Merkez Bankası Müzesi’nde İnka öncesi dönemlerden kalma çok sayıda eser ve sayısız Kolomb öncesi eserler sizleri bekliyor. İçine su döktüğünüz zaman hayvan seslerini taklit eden şişeler bize göre müzede ki en ilgi çekici eserler arasında, giderseniz mutlaka inceleyin!
